17 Aralık 2024 Salı

2023-2024 Hukuk Felsefesi Tarihi Vize Cevap Anahtarı

 

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ
HUKUK FELSEFESİ TARİHİ ARA SINAVI 16.04.24 CEVAP ANAHTARI

Furkan Kararmaz

1.      Antik Atina tarihinde çağ geçişlerine neden olan olaylar nelerdir? Bu olayların Atina’da siyasi ve hukuki kurumlara ve düşüncelere ne gibi yansımaları olmuştur? Açıklayınız. (150 Puan)

2.      Kendinizi Platon’a mı yoksa Aristoteles’e mi daha yakın görüyorsunuz? Yanıtınızı iki düşünürün varlık (nedir), bilgi (nasıl biliriz) ve değer (ne yapmak gerekir) kavrayışlarını karşılaştırarak gerekçelendiriniz. (150 puan)

3.      Sokratiklerin varlık kavrayışı ile Stoacıların varlık kavrayışı arasındaki temel farklılık nedir? Bu iki grubun varlık kavrayışındaki farklılık, etik/siyasi/hukuki kavrayışlarında da farklılıklara neden olmuş mudur? Açıklayınız. (150 puan)

Cevap 1: Kent devletlerinin kurulması(30p) ve soylu sınıfının oluşması ile Karanlık Çağ’dan Arkaik Çağ’a geçilmiştir. Bu dönemde Krallık yönetimi tasfiye edilmiş ve aristokrasiye geçilmiştir. Kralın yetkileri arkhon adı verilen soylulara bölüştürülmüş ve soylular meclisi olan Areopagos meclisi kurulmuştur. Yasama, yürütme ve yargı yetkisi soyluların eline geçmiştir.(40p) Arkaik Çağ’da deniz ticaretinin gelişmesi, deniz ve kara savaşlarında piyadelerin önem kazanması gibi olaylar soylu olmayan halk kesimlerinin de siyasette ağırlık kazanmasına neden olmuştur. Halk ile soylular arasında sınıf çatışması başlamış ve bu çatışma Atina’da demokratikleşmenin temelini oluşturmuştur. Drakon, Solon ve Kleisthenes’in reformları ile peyderpey aristokratik öğeler zayıflatılmış ve demokratikleşme adımları atılmıştır. Perslere karşı Salamis Deniz Zaferi’nin kazanılmasıyla Atina’da demokratik yaşam tahkim edilmiştir.(40p) Böylece Arkaik Çağ’dan Klasik Çağ’a geçilmiştir. Klasik çağda Areopagos meclisi kapatılmış yasama ve yargı yetkisi tüm erkek yurttaşların üye olduğu halk meclisine verilmiştir. Yürütme yetkisi ise yine halktan kişilerce kurulan Bule ve Prytaneis meclisleri ve halkın seçtiği magistratlar aracılığıyla kullanılmıştır. Böylece Atina’da doğrudan demokrasi yönetimine geçilmiştir.(40p)

Cevap 2. Platon varlıkta ideaları(15), bilgide anımsamayı(15), etikte fıtrata dayalı sınıfsal ayrımları(15) savunmuştur. Aristoteles varlıkta maddi, şekli, gai ve fail sebepleri(15), bilgide gözlem ve tümevarımı(15), etikte erdemliliği, dağıtıcı-denkleştirici adaleti ve hakkaniyeti gözetmeyi ve zoon-politikon tezini savunmuştur(15). (Öğrenci bu ayrımları belirttikten sonra hangi düşünürün görüşlerini daha çok benimsediğini gerekçelendirerek yanıtladığı takdirde tam puan alır.(60))

Cevap 3. Sokratiklerin varlık anlayışı düalist (ikici) (40)Stoacıların varlık anlayışı monisttir (40)(tekçi). Platon idealar dünyası ve nesneler dünyası ayrımı yapar, Aristoteles ise Tanrı ve evreni birbirinden ayrı görür. Bu ayrımlar bu düşünürlerin hiyerarşik(35) bir evren anlayışına yönelmesine neden olmuştur. Bu da son tahlilde toplumsal yaşamda da hiyerarşiler öngörmelerine yol açmıştır. Stoacılar ise tanrıyı evrenin aklı/ruhu olarak görürler. Asıl olan maddedir ve Tanrı maddeden ayrı düşünülemez. Tanrı, maddenin bir fonksiyonudur. Evrendeki her varlık tanrının bir parçasıdır. İnsan diğer varlıklardan farklı olarak Tanrısal aklın bir parçasını bünyesinde taşır ve bu sayede evreni, Tanrı’yı ve kendi görevini anlayabilir. Tüm insanlar bu parçayı taşırlar. Stoacıların bu görüşleri onların Sokratiklerden ayrılmalarına, insanlar arasındaki hiyerarşileri yadsımalarına ve tüm insanların eşitliğini(35) ve evrensel doğal hukuku savunmalarına yol açmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder